Sensizlik Yağmur Misali Vuruyor Camlarıma…

Uykusuzum kaç gecedir, bir bilsen içim nasıl titriyor. Çaresizce kanepenin kenarına kıvrılıp dizlerimi karnıma kadar çekip battaniyeme sarılıp yağmuru izliyorum. Yağmur cama vuruyor damla damla… Her damla yüreğime düşüyor sanki…
Sokakta kimsecikler yok sessizliğe bürünmüş yollar, kaldırımlar. Bir evin saçağına sığınmış amca dışında kalmamış kimse,elleri ceplerinde belli ki üşümüş titriyor, yağmurun bitmesini bekliyor ama yağmur bitecek gibi değil sanki inadına daha da yağıyor gökyüzü delinmişçesine, bardaktan boşalırcasına yağıyor…
Sen düşüyorsun yine aklıma, damla damla seni düşünüyorum uzun uzun… Birden göz pınarlarımdan yanaklarıma doğru süzülüyor gözyaşlarım tutamıyorum,ağlıyorum hıçkırarak. Yağmura karışmak istiyorum en yükseklerden; bulutlardan damla damla yavaş yavaş en aşağılara toprağın derinliklerine karışmak istiyorum sen gibi… Yetmiyor artık kelimeler var olmayan bir şeyi anlatmaya. Bitecek gibide değil içimdeki özlemin. Fırtınaya kapılan sonbahar yaprağının üzüntüsü gibi hüzünlüyüm şimdi. Gökyüzünden kopup cama vuran her yağmur tanesi gibi şanssızım… Her gün özlemin biraz daha artıyor. Islanmak istiyorum yağan yağmurda belki yanan yüreğim söner belki ismin silinir aklımdan…
İhtimalleri sıralıyorum ardı ardına ama olmuyor. Sensizliğimi teselli edecek cümleleri, bahaneleri bulamıyorum olmuyor sevgilim. Unutmaya çalıştım önceleri , sensizliğe alışmaya çalıştım ama, o da olmadı . Şimdi ölümü bekliyorum çaresizce belki o zaman kavuşuruz…




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder